Rüzgar Dinmesin....
Rüzgar Dinmesin....
Nefes alışlarımın sıklığı yüzünden kalbimin sesini alabildiğine işitiyordu kulaklarım..Çok gariptim.. Çok çaresiz..Neredeydim..
Gözlerimi zorlukla etrafta gezdirdiğimde gördüklerim kısıtlıydı..Ağaçlar..Hiç böylesi bir yeşil görmemiştim..Uzak ötelerde çimenler..Her tonu iç içeydi yeşilin..Başımı biraz daha çeviröeye çalıştım..Korkunç bir acı ile irkildim o an..Kalbime saplandı acı.. Gözlerime geçti oradan ve yaş oldu küçücük anlar içinde..Ve gözyaşlarım yanaklarımdan süzülürken süzüldüğü yerler de acımaya başladı..Neredeydim ve neden kıpırdayamıyordum bile..
Gözlerimi zoraki olarak diktiğim sağ taraftan biraz ortalara doğru zorlukla da olsa kaydırdığımda anladım olanları..Hatırlamanın en acısıydı hatırladıklarım..Arabamın içindeydim..Bir kaza yapmıştım..Ve sıkışıp kalmıştım arabamın içinde..Gözlerimi ortaladığımda gözlerimi bu haliyle bile kullanabildiğime bana şükrettirecek bir manzarayla karşılaşmıştım..Kaza yaptığım diğer araç ile burun burunaydık.. Her iki aracında ön tarafı bir akordion gibi katlanmış ve iki şoför mahali arası yarım metreye düşmüştü..Ve diğer aracın ön camı tuz buz olmuş,şoför tarafından bir yaprak gibi sola doğru açılmıştı..İşte bana şükrettirecek manzarada o yaprağın açık bıraktığı yerde başlıyordu..
Donuk,sönük ama ardına kadar açık bir çift göz bana bakıyordu..Kanlar içindeki bir yüzde tek temiz kalmış yer olan bu gözlerdi..Ve hareketsizdiler..Korktum ilk gördüğümde..İster istemez kıpırdamaya,hareket edip bulunduğum yerden uzaklaşmak için gayret göstermeye çalıştım ama nafile..Hiçbir yerimi oynatamıyordum gözlerimden başka..Sadece iki kare idi görebildiklerim..Ya daha önce hiç görmediğim kadar yeşil bir ova,yada yine daha önce hiç görmediğim kadar kanlı bir yüzde hiç görmediğim kadar donuk iki göz..Kendimi
Bacaklarım sıkışmıştı..Her ikiside..Sanırım buynum da tutulmuştu..Parmaklarımı dahi oynatamıyordum..
Kimse yok muydu..?? Yoktu.. Burnuma gelen yanık kokusu paslı demir kokusuna karışıyordu ve miğdem bulanıyordu..Ağzımda bir kan tadı vardı ve tükrüğüm onu gideremiyordu bir türlü..O anda bacaklarıma doğru göğsümün sağ tarafından sıcacık bir şeyin aktığını hissettim..Ağzımdaki kan tadı burnuma koku olarak doluyordu bu kez..Kan kaybediyordum.. Kıpırdamadığım sürece acı hissetmiyordum ama kan kaybediyordum..Sanırım derin bir yaraydı..Kimse yok muydu..Hiç kimse görmemiş duymamış mıydı bu çarpışmayı..Ben de şu karşımda duran iki donuk göz gibimi bakacaktım dakikalar sonra..
Korkuyordum..Hiç böylesine korktuğumu bilmiyordum daha önceleri..Ölmekten korkuyordum şimdi hiç olmadığı kadar..Ölmemeliydim..Ölmek ve ben hiç yanyana gelmeyecek iki kelimeydi hep bana göre..Ölmemeliydim..Birileri mutlaka gelirdi birazdan.. Gelirdi ve alıp çıkarırlardı beni bu durumdan...Bir kaç ay sonrada unutuverirdim şu iki karede gördüklerimi..
Gelmiyordu kimse..Sessizlik öylesine korkunçtu ki rüzgar bile esmiyordu..Kulaklarımdaki uğultuda hala metalin metale çarpmasıyla oluşan titreşimler vardı..Aklımdan geçen tek kelime vardı;Ölmemeliydim..
Hayatta hiç bir amacına ulaşamayan ve ulaşmayı çok isteyen bu beden ölmemeliydi.Ne yani..Şimdi ben ölecek miydim..?? Bir daha hiç patates kızartması yiyemeyecek miydim.. Bir daha hiç su içemeyecek miydim.. En yakın arkadaşım Ahmet`e "kel" diyemeyecek miydim..Dedikten sonra beni kovalayamayacak mıydı çılgıncasına..Ölmemeliydim..Direnmeliydim..
Nefes alışlarım sıklaşmıştı..O
Aradan ne kadar zaman geçti bilmiyordum ama durumumda hiçbir değişiklik yoktu kendime geldiğimde..Sadece gözyaşlarım daha sıcak akıyordu sanki..Ya gözyaşlarım daha sıcaktı yada yüzüm daha soğuk..Karşımdaki yüz öylece duruyordu..Tam gözlerimi gözlerine çevirdiğim anda simsiyah bir şey gelip o gözlerin önüne konu verdi..Korkmuştum yine..Ölüm siyah mı gelirdi böyle ...Ne olduğunu farkettiğimde rahatlamam ile yeniden korkmaya başlamam arasında anlık bir zaman dilimi bile oluşmamıştı..Simsiyah bir kargaydı gelip o donuk gözlerin tam önüne konan..Karganın sırtı bana dönüktü ve başının arkasından sürekli olarak gagasının aşağı inip kalktığını farkedebiliyordum..Ardından bir karga daha geldi ve bir tane daha..Hepsinin sırtı dönüktü bana..Sıklaşmış nefeslerimi tuttum birden.. Beni hissetmesinler istedim..Beni bilmesinler istedim..Ama hissettiler..
Bana döndü aniden bir tanesi..Şimdi ne yapacaktım..Hiç bir yerimi oynatamıyordum ki..gözlerim sağa sola hareket ediyordu ama gözkapağımı bile oynatamıyordum..Oysa çok iyi biliyordum ki gözümü bir kez kırpsam kaçacaklardı..Ya da derin bir nefes alıp verebilsem yine korkup kaçmalarına sebep olacaktı..Ama yapamıyordum hiçbirini ben..
İşte o anda ölümden korkmaz oldum..İşte o anda saatlerdir baktığım o donuk gözlerin sahibinin aslında benden daha şanslı olduğunu hissettim..
Yüzüme sert bir rüzgar esti aniden..Yemyeşil ovaya çevirdim bakışlarımı..Ağaçlar rüzgarın etkisiyle sağa yatmışlardı..Ve en iyisi de rüzgar korkutup kaçırmıştı kargaları..Ama ya yine gelirlerse..?? Ki rüzgar dindiğinde geleceklerdi..Rüzgar durmamalı..Rüzgar dinmemeliydi..
Çelişkiler içindeydim.. Karşımda şimdi öyle bir manzara vardı ki kanım donmuştu..Bacaklarıma hala sıcacık akmakta olan kanım buz kesmişti bir anda sanki..Kan içindeki donuk gözler artık yerlerinde yoktu.. Kıpkırmızı ve ortası siyah birer delik vardı yerlerinde..Karganın başının inip kalkmasını hatırladım...Hayır.. Rüzgar dinmemeliydi..Hatta yağmur başlamalıydı..Fırtına çıkmalıydı..Ama rüzgar dinmemeliydi..Hayatımın rüzgara mı yoksa birinin gelerek beni bulmasınamı bağlı olduğuna bir türlü karar veremiyordum..Hayatım bir şeye bağlı mıydı benim..??
Birden gözlerimi de oynatamamaya başladım..Üşüyordum..Çok üşüyordum..Yemyeşil değildi artık sabit bakışlarımdaki ağaçlar ve çimenler..Buz gibiydi heryerim .. Bakışlarımı,baktığımı bile hissedemiyordum işte..Ölüyordum..Ölüyor muydum..??Ölüyordum..Nefesimi tuttum..Tutmak zorunda kaldım tutmaya çalışırken bir an..Hayat kayıp gidiyordu gözlerimin önünden..
Çocuktum..Okul önlüğümün içindeydim ama gözlerim yine donuktu..Bir an büyüyüverdim ve askerdim..Elim şapkamın kenarında selam veriyordum ama ellerimde kan vardı..Sonra az daha büyüdüm.. Omuzlarıma tırmanan oğlumu gördüm koltuğumun kenarında..Gazetede kaza haberlerini okuyordum..Ağlıyordum..Ağlıyordum..Ağlıyordum...
Bir anda gözlerimi bir şey aldı..Çok güçlü bir ışık gelip geçti bir anda..Sarı oldu,mavi oldu,kırmızı oldu...Işıklar gözlerime dalıp dalıp çıkıyorlardı..İşte ölüyordum demek sonunda..Demek ölüm böylesi bir şeydi..Ses duymuyordum..Ağaçlar sağa yatıyordu ama ben rüzgarın esişini bile duymuyordum..Tek bildiğim ve aklımdan tekrarladığım şuydu; Rüzgar dinmemeli..Rüzgar dinmemeli..Rüzgar dinmemeli...
Kendime geldiğimde hala hiç bir şey hissetmiyor ve hiçbir şey duymuyordum ama etrafımda insanlar dolaşıyordu..Telaşlı adımlarla üzerimde bir şeyler yapıyorlar,bir gelip bir gidiyorlardı..Bembeyazdı elbiseleri ama ellerinde kan vardı..Hastanedeydim......
Yaşadığım o günün üzerinden 3 yıl geçti..3 yıldır tekerlekli sandalyede gözlerimi bir an olsun kapamaya korkarak geçiriyordum günlerimi..Bahçeye çıkaramıyorlardı beni..Hala duyamıyordum ve rüzgar dinmesin diye sayıklıyordum.....